Yapmak zorunda olmadığınız, iyi vakit geçirmek üzere zaman ve kaynak harcadığınız bir spor sırasında sanırım başa gelebilecek en büyük felaket beklenmedik bir yaralanma olacaktır. Her spor dalı az yada çok bir takım riskleri barındırırken, kayak sporunu bu spektrumun dikkat edilmesi gerekenler tarafında görmek yanlış olmayacaktır. Gözünüzü korkutmak istemem; Kayak ve Snowboard son derece keyifli, bilinçli yapıldığında yaralanmaların önüne geçilebilecek bir spor dalı. Ancak neyle karşılaşabileceğini bilmek engel olmanın temel adımı. Bu yazıda kış sporlarının tatsız tarafına kısaca göz gezdirip, nasıl önlem alacağımızı özetlemeye çalıştım.
Yaralanma şekilleri kabaca ikiye ayrılabilir: Direkt ve indirekt travmalar. Direkt travmalar bir bölgenin düşme gibi bir sebeple direkt olarak çarpması ile oluşur ve kayaktan ziyade snowboard ile daha fazla görülürler. En sık olarak el bileği, bel ve sırt, kafa yaralanmaları olarak karşılaşırız. İndirekt travma ise vücudumuzun bir bölümünün hareketi esnasında diğer bölgelerin bu hareketi takip edememesi sonucu, fizyolojik olmayan yüklenmelere maruz kalması ile oluşmaktadır ve kayakçılarda, özellikle de diz çevresinde görülmektedir. Direkt yaralanmalarda darbeye maruz kalan bölgede kırıklar ve ezilmeler oluşurken, indirekt yaralanmalarda sıklıkla değişen derecelerde bağ kopmaları ortaya çıkar. Daha önce benzer yaralanmalar geçiren yada bir şekilde yaralanmaya açık olduğunu düşünen kişilerin sıklıkla düştüğü bir yanılgı vardır: Bir takım koruyucu cihazlar ile riskleri bertaraf edebileceğini sanmak. Bu tür koruyucular yaralanmanın şiddetini azaltabilirler, ancak engelleyemezler. Dolayısıyla öncelikli olarak kendimize ve bilgimize yatırım yapmamız, yaralanmanın ortaya çıkmasına engel olmamız yerinde olacaktır.
Kayak yaralanmalarını engellemek için bir kaç önemli tavsiye sıralayabiliriz. Kayak sporu bedenle olduğu kadar akılla yapılan, hızlı düşünmeyi ve uygulamayı, o andaki koşullara en uygun şekilde adapte olmayı gerektiren bir spordur. Bunları koordinasyon içinde yapabilmek için mutlaka dinlenmiş ve eğitilmiş bir bedene ihtiyaç vardır. Spor yaralanmaları çoğunlukla yorgunluk vücuda çöktüğünde ortaya çıkar. Karşınıza gelen engellere zamanında ve yeterince cevap veremez, kontrolü kaybedersiniz. Özellikle bütün sezonu kullanamayan ve yılda sadece bir kaç kez ve bir kaç gün bu spora vakit ayırabilen kayakseverler, kısa zamanlarının çoğunu pistlerde geçirmek isterler. İhtiyaç duyulan dinlenme ertelendiğinde, özellikle de günün sonuna doğru yaralanma riski tırmanır. Kendinize uygun dinlenme molalarını ihmal etmemeli ve sınırlarınızı iyi tanımalısınız. Tüm yıl masanın karşısında istirahatte geçiren beden, pistlere çıktığında malesef Jean-Baptiste Grange (2011 Dünya Erkekler Slalom şampiyonu) olamayacaktır. Bunun yanında piste çıkarken esneme egzersizleri, sezon yaklaşırken yapılacak güçlendirme egzersizleri bedeninizi eğitmenizi ve hazırlamanızı sağlayacaktır.
Doğru ekipman tüm sporlarda değerlidir. İyi ayakkabı koşarken ayağınızın ağrımasını engeller, uygun dikilen kıyafetler güneşin altında sizi rahat ettirecektir, doğru tekerlekler ile yokuşlar düzlük olur... Ama bazı sporlar vardır ki doğru ekipman hayat kurtarır. Kırılan karabina yüzünden dağdan aşağı düşerken keşke öbürünü alsaydım şeklinde düşünmek fayda etmez. Kış sporlarını da bu şekilde düşünmek yerinde olur. Doğru giyim konfor sağlamasının dışında, uzun günlerde soğuk ile ilişkili hastalıkların önüne geçecektir. Kafa travmaları kayak ile ilişkili ölümlerin başta gelen sebebi olmasına rağmen kask kullanımının ülkemizde halen lüks olarak görülmesi üzücü bir durumdur. Kişiye ve beceriye uygun seçilmeyen botlar ve kayaklar da yaralanmaların en önemli sebepleri arasında gelmektedir. Amerika'da kayak ekipmanlarının seçimi ve bakımı, her biriyle uğraşanların branşlaştığı bir noktaya ulaşırken, Türkiye'de ne yazıkki çoğunlukla kayak odalarında alaylı yetişen esnafın ve arkadaş çevresinin tavsiyelerine kalmaktadır.
En önemli olduğunu düşündüğüm konuyu sona bıraktım: Doğru teknik. Bir üniversite öğrencisini hayal edin: Güç bela Uludağ parasını denkleştirmiş, hangi kayak odasının en ucuz kiralama yaptığına karar verip, bir aylık harçlığını kıyafetere yatırarak piste çıkmış olsun. İki koca kayak, ne yapacağını bilmediği baton adlı iki sopa, yerinde bile durmuyorlar ki ayaklarını geçirebilsin... Kayak ve Snowboard Öğretmenleri Derneği (kayogder.org) her sene eğitim fiyatlarını açıklıyor. Tek başına alacağınız 50dk eğitimin fiyatı bu yıl 120TL, grup olarak alırsanız 40TL'ye kadar düşüyor. Ama bugün Kartalkaya'ya gittiğinizde muhtemelen size söylenecek fiyat 170TL civarları olacaktır. Pistlerde kendi başına düşe kalka kayak ve snowboard öğrenmeye çalışan insanları bu duruma sürükleyen sebeplerin başında malesef düzensiz ve kontrolsüz ders piyasası geliyor. Bunun yanında eğitim alma bilincine sahip olmayışımızın da etkisi yadsınamaz. Uygun teknik ve buna uygun pistlerde kayıyor olmak yaralanmaların önüne geçebilmek için başta gelen önlemler arasında yer alıyor. Çoğu engeli kendi başınıza aşabiliyor olabilirsiniz, ancak başınıza gelen bir yaralanma bu spordan sizi geri dönüşü olmaksınız uzaklaştırabilir. Dolayısıyla pistlere çıktığınızda mutlaka eğitim almalı, seviyenizi ilerletirken de yardım almaktan çekinmemelisiniz. Kayak ve snowboard eğiticileri başlangıç seviyesinden bolkar, serbest stil gibi üst seviyelere kadar eğitim programlarına sahipler. Uygun teknikle yapıldığı taktirde yaralanmaları engellemek bir tarafa, bu spordan alınan keyifde katlanarak artacaktır.
Yaralanmalar için ne kadar önlem alırsak alalım her zaman engelleme şansımız olmuyor. Başımıza gelecek sorunları tanımak ve doktora ulaşıncaya kadar yapacaklarımızı bilmekte fayda var. Pistte böyle bir durum başımıza geliğinde ilk yapılması gereken tehlikeli bölgeden uzaklaşmak olacaktır. Bir başka kayakçının hızla size çarparak yaralanmayı ağırlaştırmasının yanında, ortaya saçılmış halde duran ekipmanlarımızın bir başka kayakçının yaralanmasına sebep olmasını engellemek için pistin yan taraflarına doğru çekilmek gerekir. Hareket halindeyken belirgin ağrı olması yada belli hareketleri yapamıyor olduğunuzu farketmeniz halinde en sağlıklı olanı kayak merkezinin sağlık ekibini haberdar etmek olacaktır. Bu nedenle piste çıkmadan önce yardım alacağınız numaraları kaydetmekte fayda var. Bu tür yaralanmalarda temel prensip istirahat - soğuk uygulama - baskı uygulama (bandaj) - yüksekte tutma olarak genel kabul görmüş dörtlüdür. Yaralanmadan sonra ağrı, şişlik ve fonksiyon kaybının ilerlemesi halinde, şiddetli ağrı ve yaralanma bölgesini kullanamıyor olmanız durumunda vakit kaybetmeden hastaneye başvurmalısınız. Hafif bağ yaralanmalarının yanında, acil cerrahi müdahele gerektiren kırıkların ortaya çıkabileceğini akılda tutmakta fayda var.
Kayak sporu, soğuk ve yağıştan kaçmak için doğadan uzaklaştığımız kış aylarında, doğayla bir nevi özlem giderdiğimiz bir spor dalı. Bir ucunda amansız doğaya karşı yapılan mücadele, diğer ucunda sonsuz beyazlık üzerinde dinginlik verici bir seyir... Hangi şekilde yapmak isterseniz isteyin, doğru şekide uygulandığında ve gerekli önlemler alındığında keyif almamanın imkansız olduğunu düşüyorum. Bol yağışlı ve keyifli kayışlı günler dilerim :)
Comentários